

Bu kitap, farklı disiplinlerden araştırmacıların ortak bir anlayışla hazırladığı dört temel bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde yer alan deprem dayanıklı barınak tasarımı, güvenli yapı üretiminde doğa koşullarının göz ardı edilemeyeceğini vurgulamaktadır. İnsanların güvenli yaşam alanlarına sahip olması, tüm diğer çevresel planlama süreçlerinin de temelini oluşturmaktadır. İkinci bölüm olan ekoturizmin orman korumaya katkısı, doğal alanların bilinçli kullanımının hem ekosistem hizmetlerini güçlendirdiğini hem de toplumda doğa bilincini artırdığını ortaya koymaktadır. Ekoturizmin doğru yönetildiğinde bir tehdit değil, aksine koruma sürecinin önemli bir aracı olabileceği çeşitli örneklerle açıklanmaktadır.
Üçüncü bölümde, orman yangınlarının toprak verimliliği ve biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkileri ele alınmaktadır. Yangın sonrası ekolojik iyileşme süreçleri, toprak kimyasındaki değişimler ve tür çeşitliliğinin yeniden yapılanması üzerine yapılan bilimsel değerlendirmeler, gelecekteki yangın yönetimi politikalarına ışık tutmaktadır.
Kitabın dördüncü bölümü, Antalya Düzlerçamı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda yırtıcı büyük memelilerin ekolojik rolleri ve koruma önerilerine odaklanmaktadır. Yırtıcı türlerin ekosistemlerde düzenleyici rolü, türler arası ilişkiler, habitat kullanımı ve bölgeye özgü tehditler kapsamlı bir şekilde analiz edilmiştir.
Tüm bölümler, insan yaşamı ile doğal ekosistemlerin aynı bütünün parçaları olduğunu kabul eden bir yaklaşımın ürünüdür. Bu çalışma, araştırmacılara, uygulayıcılara, öğrencilere ve doğa koruma alanında çalışan tüm paydaşlara disiplinlerarası bir perspektif sunmayı amaçlamaktadır.